Pandemi sebebiyle yaşanan bir yıllık gecikmenin ardından Expo 2020 Dubai, 1 Ekim 2021’de açılışını gerçekleştirdi. Orta Doğu’da ilk kez düzenlenen etkinlik, 191’den fazla ulusal katılımcıyla mimariye, kültüre ve inovasyona odaklanıyor. Expo 2020 Dubai farklı etkinliklerle 31 Mart 2022’ye kadar devam edecek.
Sergilenen pavyonlar üç önemli tema altında bölgelere ayrılmış: Mobility (mobilite-hareketlilik), Sustainability (sürdürülebilirlik) ve Opportunity (olanak-fırsat). Expo 2020 Dubai kapsamında her bir katılımcı kendi ülkesinin bu temalara nasıl katkıda bulunduğunu ortaya koyan eserler sunuyor. Ulusal pavyonlara ek olarak, her bölgenin kendi tematik pavyonu bulunmaktadır: Grimshaw’ın sürdürülebilirlik pavyonu ‘Terra’, Foster + Partners’ın mobilite pavyonu ‘Alif’ ve AGİ Architects’in olanak pavyonu ’Mission Possible’.
Güney Kore Pavyonu / Mobility District
Expo 2020 Dubai’de sergilenen en dikkat çekici eserlerden Kore Cumhuriyeti Pavyonu Moon Hoon ve Mooyuki Architects imzası tasıyor. Stadyum benzeri kademeli ve dinamik yapı, renk dalgaları ile sürekli değişkenlik gösteren pikselli cephesiyle öne çıkıyor. Dalgalı görsel etki Kore manzarasının ruhundan ilham alınarak oluşturulmuş. Çöl güneşi, çiçeklere dağılan çiy damlacıkları gibi doğal referanslar kullanan proje, pastoral ilhamını teknolojik imkanlar ile birleştirmiş. Mobilite bölgesi pavyonu, günümüzde oldukça önemli hale gelen mobilite (hareketlilik) kavramını çağdaş ve gelecekteki terimlerle temsil etmeyi ve sergilemeyi amaçlıyor.
Mobilite fikrini farklı bir bakış açısı ile ortaya koyan pavyon, Kore hareketliliğinin ve halkın enerjisinin bir ifadesi haline geliyor. Soyut desenler oluşturan cephe, toplamda 1597 adet küpten oluşuyor. Döner küplerin bir dijital yüzeyi, üç tane de analog renkli yüzü bulunuyor. Hem dijital hem analog unsurları bünyesinde barındıran ‘digi-logue’ olarak tanımlanabilen eleman, binanın içerisinde ve dışarısında deneyimlenebilen bir enstalasyona dönüşüyor. Enstalasyon, doygun ve yorgun çağdaş dijital medyaya da böylelikle bir nebze tazelik ve farklılık getirmeyi amaçlıyor. Dönen küplerin cepheleri asıl sergiyi meydana getiriyor. Sarmal rampalar farklı seviyelerde ve konumlarda birçok farklı manzara oluştururken tüm yapının da içinden geçilebilmesine olanak sağlıyor. Dışarıdan algılanan ağır görüntüsünün aksine oldukça geçirgen olan tasarım, yapının içerisine girdiğinizde bu kontrastı hissetmenizi sağlıyor.
Geleneksel Kore evlerinde genellikle birçok aktivitenin ve etkinliğin gerçekleştiği madang isimli açık ve boş bir alan bulunur. Bu fikir Kore pavyonunda performansların, festivallerin ve doğaçlama etkinliklerin gerçekleşebileceği çok amaçlı bir alan olarak tekrar hayat buluyor. Doğuda yer alan büyük açıklık yoldan geçenlerin pavyona girmeden bile bu açık ve canlı alanla görsel bağ kurabilmesini sağlar. Madangın etrafındaki açık hava oturma alanları daha doğal bir mekansal deneyim algısı yaratmak adına düzensiz olarak planlanmıştır. Merkezdeki madangı çevreleyen restoranlar, dükkanlar ve sergi mekanları gibi farklı işlevler dört farklı seviyeye yayılmıştır. Dışarıdan oldukça endüstriyel görünen bu strüktüre giriş sağlayan rampalardan görülen manzara yapıyı insan ölçeğine yaklaştırır ve ziyaretçilerde şeffaflık hissiyatı uyandırır.
Kore pavyonu ziyaretçilerine alışılagelmişten farklı bir sergi deneyimi vadetmektedir. Bina içerisinde dolaşan insanlar kendilerini kapana kısılmış, ya da önceden sınırlarla belirlenen bir yolda yürüyormuş gibi değil aksine oldukça rahat ve özgür hisseder. Pavyon, dinlenmeyi, zaman zaman dışarıyı izlemeyi ve doğal davranışları teşvik edecek şekilde tasarlanmıştır. Sergiler arasında kapalı binalar yerine geniş açık alanlar bulunur.
Eğimli yerleştirilmiş sergi küplerinin sürekli farklı sahneler yarattığı bu çarpıcı pavyon, Kore ruhunun dijital bir temsilini, sorgulatmak istediği kavramlar üzerine vurgu yaparak ziyaretçilerine sunmaktadır.
Brezilya Pavyonu / Sustainability District
Sürdürülebilirlik bölgesinde yer alan Brezilya pavyonu Amazon atmosferini Dubai’ye getiriyor. Pavyon, ziyaretçilerin projeksiyonlar, sesler ve kokular aracılığıyla geçici olarak Brezilya’nın nehir kıyılarında hissetmesine olanak tanıyan interaktif bir deneyim vadediyor. JPG.ARQ, MMBB Arquitetos ve Ben-Avid tarafından tasarlanan etkileyici pavyon, ziyaretçilere Brezilya canlı türleri ve kültürel mirası ile bağ kurabilecekleri duyusal bir deneyim sunuyor.
Ülkedeki doğal ortama gönderme yapmak amacıyla pavyonun 4000m²’lik alanının yarısı su ile doldurulmuş. Ülkedeki canlı yaşamını pavyona yansıtmak için ise 140’tan fazla mega projektör kullanılmış. Projektörlerin yardımıyla, çelik yapı üzerine yerleştirilen yarı saydam membranlar devasa ekranlara dönüştürülmüş ve içeride bambaşka bir atmosfer yaratılmış. Dubai’nin sıcak iklimi ile baş edebilmek için kübik yapı gündüzleri gölge sağlarken, geceleri de interaktif dijital ekranlara dönüşerek mekanı aydınlatma görevini üstlenir. Tasarımcıların pavyonun sürdürülebilirlik teması hakkında yaptığı açıklama amaçlarını ortaya koyuyor: ‘Bu, dünyaya Brezilya’nın ne kadar sürdürülebilir olduğunu ve sürdürülebilir kalkınmaya nasıl öncelik verdiğimizi göstermek için bir fırsat. Sürdürülebilirlik dediğimizde bu, doğa için, insanlar için ve birlikte gelecek için bir arada olduğumuzu kavramamız gerektiği anlamına geliyor. Gerçek bir sürdürülebilir kalkınma için bu üç faktörün birbirine bağlanması gerekiyor. Expo bunu sergilemek için iyi bir platform sunuyor’.
İsviçre Pavyonu / Opportunity District
2020 Expo Dubai’deki Reflections (yansımalar) isimli İsviçre pavyonu ülkenin eşsiz doğa manzaraları ile teknolojinin etkileyici birlikteliğini gözler önüne seriyor. OOS Architekten tarafından sahne tasarımcısı Bellprat Partner ve peyzaj mimarı Lorenz Eugster ile iş birliği içinde tasarlanan pavyon, basit bir küpten meydana geliyor. Ayna ile kaplı dev cephesi pavyona hayat veren en önemli unsurlar arasında yer alıyor. Ön cephede küpün simetrisini kıran ‘aynalı huni formu ziyaretçileri uzaktan bir keşif turuna davet ediyor’.
Pavyonun iç mekanında ziyaretçilerin ülkeye özgün özellikleri geleneksellikten en son yeniliklere kadar uzanan bir yolculuk içerisinde deneyimleyebilecekleri üç bölüm bulunmaktadır. Pavyon, İsviçre’nin eğitim, araştırma, inovasyon ve iş alanlarındaki güçlü taraflarını ve fırsatlarını aktarıyor.
Dev bir kırmızı halının yanında yer alan pavyon, ziyaretçilerin İsviçre imajı hakkında düşünmesini amaçlıyor. İlk adımda sıraya giren ziyaretçiler aynalı cephenin önünde beklerken ‘tipik İsviçreli’ yüzünü deneyimliyorlar. İkinci bölümde yolculuk ziyaretçilerin eşsiz doğa manzaralarıyla çevrili bir sis içinde yürümeleriyle devam ediyor. Sisten çıkan ziyaretçiler, özgün İsviçre deneyimini vurgulayan bir dağ panoramasının sanatsal yorumlamasını gözlemliyorlar. Üçüncü ve son bölümde ise Isviçre’nin dünyanın önde gelen yenilikçi ülkelerinden biri olan konumu yansıtılarak kentsel ve yaratıcı ortamına vurgu yapılıyor. Pavyonun genel tasarım konseptinde Expo 2020 Dubai’nin teması olan ‘akılları birleştirmek ve geleceği yaratmak’ düşüncesi güçlü bir referans olmuş.
Etkinlikle ve ülke pavyonlarıyla ilgili daha fazla bilgi almak için Expo 2020 Dubai’nin resmi sitesini ziyaret edebilirsiniz. (https://www.expo2020dubai.com/)
Fotoğraflar: Kim Changmook, Jon Wallis, David Basulto
Kaynak: expo2020dubai.com, archdaily.com, designboom.com, dezeen.com
Yorum Yazın!