Hayalet Hikayeleri: Mimarlığın Çuval Teorisi Projesinin Detayları Açıklandı

2023 Venedik Mimarlık Bienali Türkiye Pavyonu’nda sergilenecek ‘Hayalet Hikayeleri: Mimarlığın Çuval Teorisi’ projesinin ayrıntıları, Türkiye Pavyonu küratörleri Oral Göktaş ve Sevince Bayrak tarafından 5 Nisan tarihinde İPA Florya Kampüsü’nde gerçekleşen toplantıda açıklandı.

İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı koordinasyonunda gerçekleştirilecek Venedik Mimarlık Bienali Türkiye Pavyonu’nda bu sene küratörlüğünü Sevince Bayrak ve Oral Göktaş’ın üstlendiği ‘Hayalet Hikayeleri: Mimarlığın Çuval Teorisi’ projesi yer alıyor. Venedik Mimarlık Bienali Türkiye Pavyonu’ndaki sergi, TC Kültür ve Turizm Bakanlığı katkılarıyla ve TC Dışişleri Bakanlığı himayesinde, Schüco Türkiye ve VitrA’nın eş sponsorluğunda düzenleniyor. Venedik Bienali 18. Uluslararası Mimarlık Sergisi 20 Mayıs – 26 Kasım 2023 tarihleri arasında görülebilecek.

Hayalet Hikayeleri: Mimarlığın Çuval Teorisi’, ilhamını Elizabeth Fisher’a ait olan Evrimin çuval Teorisi’nden ve sonrasında bunu Kurgunun Çuval Teorisi başlığıyla edebiyata uyarlayan Ursula K. Le Guin’den alıyor.

Kökü evrime dayanan teorinin çıkış noktasını ve sonradan Türkiye Pavyonu sergisine nasıl ilham olduğunu küratörlerden Sevince Bayrak açıklıyor: ‘Elizabeth Fisher şöyle bir şey söylüyor: mağaraların duvarlarında hep mamut avlayan insan resimleri görüyoruz ama belki de insanlığın ilk aracı sivri ve keskin bir araç yerine, bir silah yerine besinleri toplamasını sağlayan bir çuvaldı. Burada sadece alet değişiyor gibi gözükmekle beraber sahnenin tamamı sonu ölümle ya da yok etmeyle biten bir kahramanlık hikayesinden ortaklaşa iş birlikçi bir yaşam hikayesine dönüşüyor aleti değiştirdiğiniz zaman.’ Sevince Bayrak konuşmasında bunu mimarlığa uyarlayabilir miyiz diye düşündüklerini belirtiyor ve ekliyor: ‘Mimarlık da aslında yapıların ya da binaların birer kahraman gibi görüldüğü hikayeler yerine ortaklaşa iş birliği içerisinde yapılan ve aslında mimar olalım olmayalım hepimizi etkileyen anlatılardır diye başladık’.

Bu çıkış noktasıyla şekillenen ‘Hayalet Hikayeleri: Mimarlığın Çuval Teorisi’ projesi, binalarla ilgili kanıksanmış imgeleri ve yaklaşımları sorgulayarak, daha gösterişli, başarılı örneklere odaklanmak yerine terk edilmiş binaların hikayelerini dinlemeyi ve anlamayı öneriyor. Bu yapıları yıkmak ya da atıl halde bırakmak yerine nasıl dönüştürülebileceklerine dair umut veren öneriler sunmayı hedefliyor.

Türkiye’deki kullanılmayan ve kaderine terk edilmiş halde duran yapı stoğunu açığa çıkarmak ve kolektif bir bilinçle belgelemek adına Hayalet Hikayeleri instagram hesabından bir açık çağrı yapıldı. Çağrıya cevaben gelen yüzlerce atıl haldeki yapı ile oluşmaya başlayan arşivin bir kısmının serginin ‘Bulut’ alanında yer alması planlanıyor.

‘Tezgah’ alanında yer alacak Mimarlığın Çuval Teorisi için bir manifesto, 15 farklı başlık altında, var olan yapıların nasıl dönüştürülebileceğine dair tartışmalar başlatmayı planlıyor. Manifesto başlıkları; Hikâye, Teori, Bağımlılık, Hayaletler, Entropi, Son Kullanma Tarihi, Neden Yıkıyoruz, Olay Yeri İnceleme, Concrescere, Tamir Dükkanı, Venedik Tüzüğü – Dönüştürülmüş, Mevcuttan Öğrenmek, Test Sürüşü, Dönüştürenler, Havuz olarak tezgah alanındaki 15 masada inceleniyor.

Küratörler, serginin araştırma sürecine ve bulgularına ışık tutan, gündeme taşıdığı tartışmalara mimarları ve mimarlık öğrencilerini de dahil etmeyi amaçlayan bir kitap hazırlıyor. Serginin açılışıyla birlikte satışa çıkacak kitabı İKSV, İngilizce olarak, yurtdışında ListLab yayınevinin ortaklığında yayımlayacak. Yazarlığını Sevince Bayrak’ın üstlendiği kitabın tasarımı, projenin grafik tasarımından da sorumlu olan Esen Karol’a ait. Proje ve araştırma ekipleri Aysima Akın, Reyyan Doğan, Merve Akdoğan, Taylan Tosun, Doğu Tonkur, Hatice Bahar Çoklar, Berke Şevketoğlu, Duygu Sayğı’dan oluşuyor.

2023 Venedik Mimarlık Bienali Türkiye Pavyonu ile ilgili bilgilere düzenli olarak güncellenen  turkiyepavyonu23.iksv.org web sitesi üzerinden ulaşılabilir.  Web sitesinin tasarımı Esen Karol’a, yazılımı ise Özhan Binici’ye ait.

Fotoğraflar: Fatih Yılmaz