Geçici Barınma Senaryosu: Suda Umut

2018 yılında Jan Boelen küratörlüğünde gerçekleşen ‘Okullar Okulu – A School of Schools’ başlıklı 4. İstanbul Tasarım Bienali’nde dikkat çeken projelerden biri olan ‘Suda Umut – Hope on Water’, olası bir deprem sonrasında hayatın yeniden inşa edilmesine ve bu yapılırken de suyun bir alternatif olarak değerlendirilmesi fikrine odaklanıyordu. SO? tarafından yürütülen ‘Suda Umut’ projesi MEF Üniversitesi ve Boğaziçi Üniversitesi iş birliği ile gerçekleştirildi. Bienal kapsamında gösterilen sergide 2018 yılı bahar döneminde Ayfer Bartu Candan, Emre Otay, Oral Göktaş ve Sevince Bayrak’ın yürüttüğü dersin çıktıları paylaşıldı.

2001 yılında İstanbul şehri için belirlenen toplanma alanlarının ne yazık ki birçoğunun günümüzde yeni inşaatlarla doldurulmuş olduğu gerçeği, insanların olası bir felakette nerede barınacağı konusundaki çözüm alternatiflerini kısıtladı. ‘Suda Umut’, bu soruna yanıt olarak İstanbul’da gerçekleşebilecek bir deprem sonrası geçici yaşam birimlerinin deniz üzerinde yer aldığı bir senaryo önerdi. Ünitelerin tsunami riskinin olmadığı Haliç’e konumlandırıldığı kurgu, masterplan ölçeğinden 1/10’a kadar farklı ölçekte çalışmaları içeriyor.

1 yıl süren disiplinlerarası bir araştırmanın ürünü olan projedeki birimlerin tasarımı için sosyoloji, inşaat mühendisliği ve mimarlık öğrencilerinin olduğu gruplar birlikte çalıştı. Proje sonucunda tasarlanan yüzen acil durum evinin Boğaziçi Üniversitesi Kıyı Mühendisliği Laboratuvarı ile birlikte yürütülen çalışma sonucu inşa edilen prototipi denize indirilerek sergilendi.

Proje, bienalin dünya ve insan arasındaki ilişki hakkında yeni sorular sormayı hedefleyen bölümü olan ‘Dünya Okulu’ nda yer aldı. Hafif çelik konstrüksiyondan inşa edilmiş bir acil durum yapısı olan ‘Fold & Float’, katlanabilir olması sayesinde hızlı ve kolay kuruluma olanak tanımaktadır. Ünite, tüm sabit mobilyaları içeren üst yapısı ve betondan yapılmış yüzer dubası olmak üzere iki ana bölümden meydana gelmektedir.

Yüzen bir acil durum evinin spekülatif bir prototipini tasarlama fikrinin ortaya çıkmasını sağlayan soru ise şu olmuş: ‘Ya yanıt sabit arazi değil, yönetilebilir su ile ilgili ise?’.

 

Proje Yılı: 2018
Proje Ekibi: Sevince Bayrak, Oral Göktaş, Elif Çivici, Selin Çubukçuoğlu, Selcen Fidan, Gülce Yuyar, İrem Uygur, Yağmur Özsoy, Elif Adıgüzel
Danışmanlar: Emre Otay, Selami Gürel, Muhammed Maraşlı
İş birlikçiler: Boğaziçi Üniversitesi Kıyı Mühendisliği Laboratuvarı, BUSAS, Metal Yapı, Fibrobeton
Fotoğraflar: Kayhan Kaygusuz