6 Şubat tarihinde meydana gelen depremlerde en ağır hasar alan illerimizden biri binlerce yıllık tarihe sahip Antakya oldu. Deprem sonrası Antakya’nın yeniden ayağa kaldırılması hedefiyle oluşturulan bağımsız gönüllüler grubu Ortak Akıl-Antakya, farklı aktörlerin planlama ve tasarım süreçlerine katılımına olanak tanıyacak şekilde kurgulandı. Antakya odağında gerçekleştirilecek çalışmalarla depreme dirençli, nitelikli bir çevre için diğer şehirlere de örnek olabilecek bir model oluşturulması amaçlanıyor. Şeffaf ve katılımcı bir süreç ile ilerleyecek olan oluşum; ifade özgürlüğü, toplumsal müzakere, erişilebilirlik, duyarlılık, aktif katılım gibi oldukça önemli konuları merkezinde tutuyor.
Mimarlar, mühendisler, şehir plancıları, hukukçular, gazeteciler, deprem bilimciler, akademisyenler, sosyologlar gibi birçok farklı meslek grubunda faaliyet gösteren kişinin olduğu çalışma grubunda; Prof. Dr. Adem Sözüer (hukukçu, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi), Aslı Özbay (mimar, restoratör), Prof. Dr. Celal Abdi Güzer (mimar, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümü), Cem Yücel (mimar), Prof. Dr. Ece Ceylan Baba (mimar, Yeditepe Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dekanı), Emre Arolat (mimar), Gonca Paşolar (mimar), Hasan Çalışlar (mimar), Prof. Dr. İlhan Tekeli (İnşaat Mühendisi, Şehir Plancısı, Sosyal Bilimci, ODTÜ Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü), Levent Erden (Next Akademi Başkanı), Mert Fırat (tiyatro oyuncusu), Murat Germen (mimar, fotoğraf sanatçısı), Murat Tabanlıoğlu (mimar), Prof. Dr. Naci Görür (jeolog, deprem bilimci), Nevzat Sayın’ın (mimar) da aralarında yer aldığı 100’ün üzerinde isim bulunuyor. Antakya için nitelikli, kültüre saygılı ve toplumun her kesimini içeren bir planlama üzerinde çalışan platform, süreci Antakya ve İstanbul ofisleri ile ilerletmeyi planlıyor.
Ortak Akıl-Antakya Çağrı Metni:
‘6 Şubat 2023 tarihli depremlerin neden olduğu yıkımın ilk şoku etkisini yavaş yavaş yitirirken afet bölgelerinde şehirlerimizin nasıl yeniden ayağa kaldırılacağı sorusunun gölgesi hepimizin üzerine düşmüş görünüyor. Bu “hepimiz”in içinde sadece uzmanlar değil, başta yakınlarını, sevdiklerini ve şehirlerini kaybetmiş ve geleceğe endişe ile bakan bölge insanları olmak üzere bütün yurttaşların bu halkanın içine girdiği söylenebilir.
Peki ama nasıl olacak? Şehirlerimizin yeniden “ayağa kaldırılması” derken kastedilenin sadece bir imar sorunu olmadığını, hepimizin birlikte ürettiği bir sonuç olduğunu düşünürsek çözümün de kolay olmadığını anlarız. Zor ve karmaşık sorunların kolay ve mucizevi çözümleri olmadığını, eğer bir çözüm olacaksa bunun ancak hepimizin elini taşın altına koyduğu bir platformda karşılıklı temas ile mümkün olabileceğini biliyoruz.
İşte tam da bu bağlamda şehirlerimizin yeniden ayağa kaldırılması problemine kafa yoran bir gönüllüler grubu Ortak Akıl-Antakya adıyla bir araya geldi. Sivil ve bağımsız bir platform olarak kurulan Ortak Akıl-Antakya’nın ana odağı depremlerde büyük hasar alarak neredeyse yok olmanın eşiğine gelen Antakya olacak. Şehrin geçmiş felaketlerin izlerini taşıyan katmanlı yapısı düşünüldüğünde Antakya’nın bu son depremin ardından şehirlerin yeniden canlandırılma çalışmaları için simgesel bir önemi olduğu söylenebilir. Ancak sürecin sonunda ortaya çıkacak yol haritasının farklı ölçeklerde benzer felaketlerin endişesini taşıyan bütün şehirlerimiz için de örnek alınabilecek bir model olacağını ümit ediyoruz.
Şehir planlama ve kentsel tasarımın son 50 yılı esnek ve açık planlama modellerinin bugünkü karmaşık kent hayatımız için kaçınılmaz bir zorunluluk olduğunu göstermiştir. İnsanlık tarihinin en somut ve gözle görünür izlerini oluşturan şehirlerimizi hepimizin ortak eylemlerimizle birlikte inşa ediyoruz.
Bu bağlamda Ortak Akıl-Antakya adıyla yola çıkan platformun uzmanlar, yerel halk, sivil toplum örgütleri ve diğer aktörlerin katılımına/katkısına açık olduğunu beyan ederiz. Bu davet katkı koymak isteyen ‘hepimiz’ içindir.’
Görseller: Gürbüz Doğan Ekşioğlu
Yorum Yazın!