Covid-19 pandemisi kalabalıklarla dolup taşmasına aşina olduğumuz İstanbul’u bir anda ıssız bir şehre dönüştürdü. İnsanlarla hayat bulan sokaklar ve meydanlar boşalınca şehrin algısı da bambaşka bir boyuta taşındı. Karantina günlerindeki İstanbul’u anlatan, mimari fotoğrafçı Emre Dorter ile hava fotoğrafçısı ve videografiker olan Mustafa Erkatırcı’nın birlikte hayata geçirdiği kısa film ‘Great Emptiness’ (Büyük Boşluk) 30 Kasım 2020 günü 14:15’te WAF Virtual kapsamında gösterilecek. Filmin ses tasarımı ise müzisyen Serdar Ateşer’e ait.
Karantina sürecinde yüzleştiğimiz çarpıcı boşluğu gözler önüne sermeyi hedefleyen film, İstanbul örneği üzerinden kentlerin bu boşlukla ilişkisini çok farklı bir perspektiften ele alıyor. Drone ile çekilen arşiv görüntülerinden oluşturulan film, bizi karşılaştığımız bu büyük boşluğu tanımlamaya ve kabul etmeye davet ediyor. Kent-insan ilişkisi üzerine yoğunlaşan filmde İstanbul Boğazı, İstiklal Caddesi, Kız Kulesi gibi şehrin simgesi haline gelmiş yapılar ve mekanlar farklı bir açıdan izleyicilere sunuluyor.
Filmin ele aldığı sıra dışı konu bile akıllara şu soruyu getirmeye yetiyor: Kentlerin karakterlerinin büyük bölümünü oluşturan insan faktörü olmadığında, bu büyük boşluk kente bakışımızı nasıl değiştiriyor?
Tanıtım Metni:
“Dünyanın dört bir yanında milyarlarca insan Covid-19 salgını tarafından esir alınarak fiziksel olarak izole oldu. Kentsel mekanı temsil etme, etkileme ve hissetme şeklimizi yeniden şekillendirmenin eşiğindeyken, karşılaştığımız bu büyük boşluğu tanımalı, tanımlamalı ve kabul etmeliyiz. “Great Emptiness”, arşivlenmiş drone görüntüleri seçkisiyle mega kentteki kamusal alanların beklenmedik ıssızlığını ortaya koyuyor. Otoyollardan otoparklara, havaalanlarından tren istasyonlarına, İstanbul Boğazı’ndan İstiklal Caddesi’ne, kentsel mekanı şekillendiren hareketlilik ve akış eksikliği, tanıdık olana garip geliyor. İnsan varlığı görünmemesine rağmen inkar edilemez şekilde mevcut.
İklim adaleti de dahil olmak üzere adalet kavramı mega şehirlerde daha okunaklı; sosyo-ekonomik adaletsizlikler temelde kültürel veya sembolik adaletsizliklerle bağlantılıdır. Karantina sırasında kuş bakışı aşağıya bakıldığında, sokaklarda dolaşan insanların yokluğunda bile ayrımcılık açıkça ortaya çıkıyor.”
“Havadan görüntüler, kent koşullarını sorgulamak için tarafsız bir analitik araç işlevi görebilir. Öte yandan, karantina dönemindeki kent hissi, Lautréamont’un, çok sürrealist bir izlenimle muhteşem bir gerçekliği “deneyimlediğimiz” şiirini çağrıştırıyor.”
World Architecture Festival’in dijital versiyonu olan WAF Virtual’in bu seneki programını aşağıdaki linkten inceleyebilirsiniz.
https://www.worldarchitecturefestival.com/wafvirtual-2020-programme
Yorum Yazın!