Santiago Calatrava İmzalı Gare De Mons İstasyonu

İsviçreli-İspanyol mimar Santiago Calatrava’nın tasarladığı Gare de Mons istasyonu, Belçika’nın Mons kentini ikiye ayıran demiryolu üzerinden geçen “anıtsal bir köprü” fikri etrafında şekilleniyor. Paris-Brüksel uluslararası tren hattı üzerinde bulunan istasyonun heykelsi yapısı, 165 metre uzunluğunda yükseltilmiş bir galeri hacmi etrafında düzenlenmiş. Cam ve çeliğin zarif birlikteliğini sunan yapı, güneydeki tarihi merkez ile kuzeydeki Grands Prés mahallesini birleştirerek kente yeni bir süreklilik kazandırıyor. Yaklaşık yirmi yıl süren tasarım ve inşaat sürecinin ardından tamamlanan Gare de Mons, bir ulaşım yapısı olmasının yanı sıra kentsel kimliği dönüştüren bir mimari simge olarak öne çıkıyor.

2006 yılında mevcut istasyonun yeniden geliştirilmesi için düzenlenen yarışmadan sonra Calatrava’nın proje önerisi seçilerek çalışmalara başlanmış. 2025 yılında tamamlanarak yeniden kullanıma açılan yapının heykelsi formu, Calatrava’nın mühendislik ve sanat arasındaki denge arayışını yansıtıyor.

Calatrava’nın “anıtsal köprü” tanımı, kentin sosyal dokusuna bir gönderme niteliği taşıyor. Proje, uzun yıllar birbirinden kopuk yaşayan iki yakayı fiziksel ve sembolik olarak yeniden birleştiriyor. Bu düzen, yaya geçişlerine, otobüs ve tren bağlantılarına olanak tanıyor. Yükseltilmiş galeri, rayların üzerinden geçerek Mons’un iki tarafını geniş bir yaya erişimi ile birbirine bağlıyor. Güneyde yaklaşık 500 araçlık bir otobüs terminali ve yer altı otoparkı;  kuzeyde ise daha teknik tesisler ve park yerleri yeni kentsel meydanla bağlantılı hale getirilmiş.

Kuzey ve güney yönlere doğru uzanan cam kanopiler, istasyonun giriş alanlarını tanımlıyor. Bu şeffaf yüzeyler, ana galeriye çıkan yürüyen merdivenlerin yanında konumlanan merkezi merdivenleri koruyarak dış mekândan iç mekâna akıcı bir geçiş sağlıyor. Eğimli cam çatı, doğal ışığı içeriye alarak gün boyunca değişen bir atmosfer yaratıyor.

Calatrava’nın imza yapı stili olan üçgen çelik kirişler, iç mimarinin ritmini belirleyen unsur oluyor. Büyük üçgen kirişli yapı açıkta bırakılarak platformlara, mağazalara ve diğer tesislere giden kavisli cam girişler, kavislerle çerçevelenmiş.

Yolcuların yönünü bulmasını kolaylaştıran bir merkez niteliği taşıyan “Galerie de la Reine” alanının ahşap desteklerle kaplı açılabilir tavan penceresi, hem havalandırma hem de aydınlatma işlevi görüyor.

İç mekânda ışık ve malzeme arasında kurulan diyalog, sıcak ve davetkâr bir atmosfer yaratıyor. Mavi kireçtaşı zeminler, cam yüzeyler ve ahşap detaylar arasında kurulan denge, endüstriyel malzemelerin sertliğini yumuşatarak kullanıcıya konforlu bir deneyim sunuyor.

Yer altında yer alan otoparklar, bisiklet alanları ve teknik tesisler, üst katlardaki mimari kurguyla bütünleşerek istasyonun işlevselliğini destekliyor. Toplamda 2.100 metrekarelik perakende, 3.500 metrekarelik ofis ve 12.000 metrekarelik peyzaj alanı, yapının bir sivil merkez rolü üstlenmesini sağlıyor.

Proje Yılı: 2025
Lokasyon: Mons, Belçika
Mimar: Santiago Calatrava
Fotoğraflar: Oliver Schuh, Danica O. Kus