Japon mimarlık stüdyosu Jun Aoki & Associates Tokyo’nun ünlü alışveriş caddesi Ginza’da Louis Vuitton markası için etkileyici bir mağaza tasarladı. Mağazanın iç mimari projesi Peter Marino imzası taşıyor. Markanın 1981 yılından bu yana aynı yeri işgal eden mağazasının yerini alan yedi katlı Louis Vuitton Ginza Namiki mağazasının en etkileyici unsurlarından biri suyu andıran dalga formlu cephesi. Bu dalgalı, sedefli cephe binaya modern bir görünüm kazandırması ve Ginza’nın Tokyo Körfezi yakınlarındaki konumunu yansıtması için yaratılmış.
Kullanılan iki kat dalgalı cam katman cephenin sedefli etkisini elde etmek için dikroik bir filmle kaplanmış. Zemin katın köşesinde yer alan geniş açıklık hem sergilenen yeni koleksiyonların hem de sanat dolu, doğadan ilham alan iç mekanların deneyimlenmesine izin veriyor. Bina sokak seviyesinde Ginza’nın dinamizmini yansıtıyor. Yukarılara çıkıldıkça da gökyüzü manzarası ve günün farklı saatleri arasındaki geçiş cam cephenin üzerinden gözlemlenebilir hale geliyor.
Mağazanın ilk dört katı perakende satışa ayrılmış. Zemin katta yerlerde soluk renkli taş tercih edilmiş ve mekanda üç boyutlu bir etki yaratmak için tavanlar kavisli panellerle kaplanmıştır. Alışveriş alanları boyunca devam eden dokulu duvarlar, hareketli yüzeyler ve ahşapla camın harmanlandığı malzeme paletleri mekanın doğallık algısını güçlendirirken aynı zamanda da mekana hafiflik katmış.
Mağaza katları meşe ve cam malzemenin kullanıldığı heykelsi bir merdiven ile birbirine bağlanıyor. Merdivenin ortasında ise tavandan sarkan dev bir denizanası bulunuyor. Mağazanın arkasında konumlanan ikincil bir merdiven de benzer bir malzeme paletine sahip. Bu merdiveni çevreleyen dört katlı duvarda ise Japon sanatçı Kimiko Fujimura’nın bir tablosunu (Wave Blue Line-1977) yeniden yorumlayan ve binada hakim olan organik estetiğe gönderme yapan bir desen bulunuyor.
Su metaforunun etkisi iç mekanda da yansımalarını gösteriyor. Müşterilerin mağazada dolaşırken karşılaştığı kıvrımlı tezgahlar ve tavan panelleri akış hissine katkı sağlıyor. Asansörde tercih edilen dalgalı metal yüzey, sonsuzluk hissi veren aynalarla birleşerek ziyaretçilere suyu ve gökyüzünü hatırlatıyor.
Pierre Paulin’in mobilyaları ile iç mekanda hakim olan nötr renklere cesur bir ekleme yapılıyor. Kadınlara ayrılan katlarda parlak pembeler ve turuncular hakimken, erkek katlarında ise sıklıkla kırmızı, mavi ve sarı renklerine rastlanıyor. Mağazada yeni gelen ürünleri sergilemek için kalıcı olarak tasarlanmış bir alan ve altıncı katta bir VIP bölüm bulunuyor. Binanın en üst katında ise mağaza deneyimi, ünlü şef Yosuke Suga’nın iş birliği ile hayata geçirilen Le Cafe V ile doruğa ulaşıyor. Bu kafede Louis Vuitton çikolatalarının ilk serisi olan ve nisan ayı sonunda dünya lansmanını yapacak olan Le Chocolat V için tatlar geliştiriliyor.
Louis Vuitton bu sıra dışı proje ile ilgili sözlerinde tasarımın yarattığı etkiyi özetliyor: ‘Şiirsel ama eğlenceli; ışıltılı ve ritmik. Tokyo Körfezi ile bağlantılı su çağrışımı, cepheden, merdivene ve armatürlere kadar her hareketli yüzeyde hissediliyor.’
Proje Yılı: 2021
Lokasyon: Chuo, Japonya
Mimar: Jun Aoki & Associates, Peter Marino Architect
Fotoğraflar: Daci Ano
Kaynak: archdaily.com, dezeen.com