Tophane Parkı Oyun Alanı

Galataport projesinin bir parçası olarak hayata geçirilen Tophane Parkı Oyun Alanı’nın tasarımı Hollanda merkezli mimarlık ofisi Carve ve ON Tasarım iş birliği ile gerçekleştirildi. İstanbul Modern’in yeni müze binası, Tophane Çeşmesi ve tarihi yapıların çevrelediği parkın özgün ortamı tasarıma ilham veren başlıca unsurlar arasında yer alıyor. Sonuçta ortaya çıkarılan iş ile hem eğlenceli bir oyun alanı yaratılmak istenmiş hem de bölgenin önemli bir ihtiyacına yanıt verecek tasarımın çevredeki yapılara ve tarihe bir saygı duruşu niteliğinde eski ve yeni arasında bir köprü görevi görmesi hedeflenmiş.

Carve, Türk zanaatkarlığından referansla tasarıma geleneksel taş oymacılığını dahil etmeyi tercih etmiş. Taş ve ahşap gibi yerel malzemeler, Ege’den gelen kum ile birleşince ortaya oldukça sakin ve uyumlu bir malzeme paleti çıkmış.

Oyun alanları farklı yaş gruplarına hitap eden üç bölümden meydana geliyor. Alanın formu ise yakınlarda konumlanan Tophane Çeşmesi’ne atıfta bulunuyor. Büyük heykelsi yapı, oyun alanlarının ve parkın karekterini oluştururken içerisinde kayma, adım atma, tırmanma, uzanma, emekleme, performans, dengede durma gibi çeşitli aktivite alanlarını da barındırıyor.

Projenin inşaat sürecini olabildiğince verimli kılmak için yerel bir üretici ile birlikte çalışılmış. Tasarım ekibi ve yerel üreticiler, ’Çok sayıda çift kavisli yüzeye ve farklı kaplamalara sahip bir taş heykel nasıl inşa edilir?’ sorusunun cevabını en son 3B dijital tekniklerden bazılarını yerel işçilik ile harmanlamakta bulmuş.

Tasarımın bağlamla ilişkisi proje kararlarına yön veren ana unsurlardan. Uyum sağlama çabası içerisinde referans olarak kullanılan şekiller deforme edilerek ve ölçeği değiştirilerek alana adapte edilmiş. İstanbul Modern Müzesi’nin bir dış mekan sergisi gibi algılanan heykelsi form, bölgenin ihtiyacı olan kamusal alanı oldukça sıra dışı bir şekilde yorumlayarak şehre kazandırmış. Carve açıklamasında ‘projeyi tasarlarken yönlendirici faaliyetlere ve sınırlı etkileşime dayanan alışılagelmiş oyun alanı konseptinden ayrıldıklarını ve bunun yerine oyuna ilham veren çok işlevli bir öge yarattıklarını’ belirtiyor ve ekliyor: ‘Oyun oynamak, belirli etkinliklerden veya ekipman parçalarından daha fazlasını içerir. Yeni bir dünyaya girmek, hayal gücünü ve yaratıcılığı beslemek, sosyalleşmek, kendini yeni sınırlara zorlamak ve etrafımızdaki dünyayı keşfetmekle ilgili. Geleneksel olmayan yaklaşımımız, çocuklar ve yetişkinler için herkes için çekici ve eğlenceli, geçmişten gelen kalıntıları incelikle hatırlatan, ancak modern bir dokunuşla pürüzsüz, heykelsi bir nesneyle sonuçlandı.’

Carve, oyunu kamusal alanın ayrılmaz bir parçası olarak görüyor ve bunu tasarımına etkili bir şekilde yansıtıyor. Tophane Parkı Oyun Alanı’nı çoğu oyun parkından farklı kılan özelliklerden biri de çevredeki kamusal alanın doğal bir devamı niteliğinde hayata geçirilmiş olması. Tasarımcılar oyun parkını ebeveynlerin uzaktan izlediği çitle çevrili bir alan olmaktan çıkarıp herkese açık ve kapsayıcı bir anlayışla kurgulamış.

 

Proje Yılı: 2022
Lokasyon: İstanbul, Türkiye
Mimar / Tasarımcı: Carve / ON Tasarım
Fotoğraflar: Playdium, Susanna Vissani