Dört yılda bir düzenlenen ve dünyanın en büyük spor etkinliği olan Yaz Olimpiyatları’na 26 Temmuz – 11 Ağustos 2024 tarihleri arasında Fransa’nın başkenti Paris ev sahipliği yapıyor. 26 Temmuz’da gerçekleşen açılış töreninde kentin içerisinden geçen Seine Nehri’nin bir geçit olarak kullanılmasıyla seremoninin stadyum dışına taşınması, olimpiyat tarihinde benzeri görülmemiş bir konsepte imza attı. Eyfel Kulesi, Zafer Takı, Conciergerie, Orsay Müzesi gibi Paris’in simgesel yapılarını odağına alan tören, Fransa’nın tarihi, kültürel ve sanatsal zenginliğini gözler önüne seren akışıyla tüm dünyanın ilgisini çekti.
Ulusal delegasyonlardan oluşan tekneler Seine Nehri’ndeki köprü üzerinde kurulan bir su perdesinden geçerek halkı selamladı. Bu denli büyük çapta bir seremoninin stadyumdan ziyade kent ölçeğinde gerçekleşmesi, yüz binlerce izleyicinin katılımını mümkün kıldı. Paris’te gerçekleşen Yaz Olimpiyatları’nın açılış töreni, belirli bir amaç veya etkinlik için mimari yapı elemanlarıyla tanımlan bir mekân yerine kentte alan ve iç mekân yaratılması yönünden disiplinler arası bir stilin kapısını aralıyor.
Seine Nehri boyunca sporcular halkı selamlarken Lady Gaga, Açılış Töreni’nin sanatsal bölümünü Fransız müzikhol geleneğine atıfta bulunarak başlatmak üzere Place Barye’de sahneye çıktı. Grand Palais’nin nefini andıran görkemli bir merdivenden inen Lady Gaga, Fransız revüsünün ikonlarından biri olan Zizi Jeanmaire’in ‘Mon truc en plume’ adlı klasiğini yeniden yorumladı. Lady Gaga’nın performansı, Fransız kültürünün dünya üzerinde süregelen etkisini ve iki farklı dönemin iki ikonu arasındaki bağı vurguluyor.
Törende aynı zamanda Fransız Devrimi’nden sahneler de tasvir edildi. Devrim’den önceki son Fransız kraliçesi Marie Antoinette’in hapsedildiği yer olan ve günümüzde ulusal bir anıt ve müze olarak kullanılan Conciergerie’den pembe dumanlar yükseldi ve cephesi gösteri mekanına dönüştü.
Bir başka dikkat çeken gösteri ise Orsay Müzesi’nin önünde renkli kıyafetleriyle direk üzerinde dans performansı sergileyen grup oldu. Fransızca’dan gelen ‘avangart’ kelimesinin bir temsilini sunan gösteri, Fransız sanatının yenilikçi ve deneysel bir yorumunu sergiledi.
Şüphesiz ki açılış töreninin en heyecanlı kısımlarından biri meşalenin yolculuğu oldu. Gizemli bir meşale taşıyıcısı, tüm dünyaya Seine nehri boyunca Paris’in görkemli yapılarının çatılarından Fransa’nın tarihi ve kültürel mekanlarının içerisinde dolaşarak bu muhteşem yolculuğu yaşattı. Canlı yayından görüntüler, günümüzün en popüler teknoloji aracı yapay zekâ ile harmanlanarak açılışı dijital platformlardan izleyen kişilere farklı bir deneyim sundu. Meşaleyi tutan gizemli kişi, seremoni boyunca arada ortaya çıkan ve seremoninin akışını belirleyen ana kahramandı.
Töreni Trocadéro’nun üzerindeki Eyfel Kulesi’nden yayılan ışık gösterisi takip etti. Ulusal delegasyonların ve izleyicilerin toplandığı alanda Eyfel Kulesi’nin şeklinin geçit töreninin zeminine yansıması yapılarak simetrik bir alan oluşturulmuş. Meşaleyi tutan gizemli kişinin yolculuğu, meşaleyi Rafael Nadal, Nadia Comaneci ve Serena Williams gibi Olimpiyat şampiyonluğu elde etmiş sporculara teslim etmesiyle devam etti.
Sporcuların meşaleyi birbirlerine devretme seremonisi, Zafer Takı (Arc de Triomphe)’nda gece gökyüzüne yükselen devasa bir sıcak hava balonu kazanını meşaleyle yakmalarıyla noktalandı.
Açılış töreni, ünlü Kanadalı şarkıcı Céline Dion’un Eyfel Kulesi’nin balkonunda sahnelediği Edith Piaf’ın başyapıtına saygı duruşu niteliğindeki ‘L’Hymne à l’amour’ yorumuyla sona erdi.
Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) Başkanı Thomas Bach tören sırasında yaptığı konuşmada “Hepimiz daha kapsayıcı, daha kentsel, daha genç ve daha sürdürülebilir Olimpiyat Oyunları deneyimleyeceğiz” açıklamasında bulunarak Paris’te gerçekleşen törenin önemine vurgu yaptı.
Kaynaklar: edition.cnn.com, press.paris2024.org, wallpaper.com