Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık bölümünden mezun olduktan sonra Seconda Università degli Studi di Napoli / Room Acoustic bölümünde yüksek lisansını tamamlayan Özge Çağlayan, 10 yıllık mimarlık kariyeri boyunca içinde olduğu projelerde birbirinden farklı pek çok malzemeyle çalıştı. Profesyonel açıdan hakkında her türlü bilgiye sahip olmasına rağmen kişisel açıdan çok yakın olmadığı ahşaba odaklanan stüdyosu Antrepo by Özge Çağlayan’ı uzun vadeli gelecek planları yapmadan 2016 yılında kurdu.
Stüdyoda geliştirilen her ürünün tasarım süreci ahşabın doğasına, şekline ve damar desenine göre şekilleniyor. Malzemenin tasarım sürecini yönlendirmesini mümkün kılan bu yaklaşımı, Özge Çağlayan “önceden planladığım bir fikirle çalışmaya başladığımda bile çoğu zaman ahşabın ne olmak istiyorsa ona dönüştüğünü gözlemledim,” sözleriyle özetliyor. Bu sayede Antrepo’da kendi doğasını yansıtan ürünler üretilebiliyor ve Özge Çağlayan da bunun gerçekleşmesini sağlayan usta bir aracı olmayı tercih ediyor.
Hızla gelişen ve günlük hayatımızın baş döndürücü bir biçimde yeniden şekillendiği teknoloji çağında ahşapla çalışma fikrini benimseyen Özge Çağlayan, yavaşlamayı tercih edenlerden: “Müşterilerimizin ihtiyaç duyduğu hızlarda proje üretiyor, malzeme tercihlerimizi de bu hıza ayak uyduracak şekilde belirliyoruz. Oysa ahşap, doğası itibarı ile tamamen bu hıza karşı duran bir malzeme. Üzerinde çalışırken sabır istiyor ve yeterli zamanı verirseniz her bir bileşeninin kendine ait serüvenini bizzat gözlemleyebiliyorsunuz. Stüdyomda ahşabın bu serüvenini gün yüzüne çıkarmaya, bazılarının onlarca, bazılarının yüzlerce yıl boyunca tanıklık ettiği zamanın izini keşfetmeye odaklanıyorum,” diyor.
Özge Çağlayan, stüdyosunda standart üretim kalıplarının dışına çıkarak ahşabın yapısını bozmak yerine ahşabın yapısal özelliklerini tasarımla bütünleştirerek makinelerin yapamayacağı işlemleri üstleniyor. Kendini sınırlamadan, elindeki malzemenin sunabileceği bütün olanaklardan yararlanarak el üretimiyle, sabırla, ahşabın desenlerini ortaya çıkarıyor. Bunu yaparken de yüzyıllardır geleneksel ahşap üretiminde kullanılan yöntemleri tercih etmeye özen gösteriyor.
Geleneksel ahşap üretim yöntemleri konusunda kendisini geliştirmek için Türkiye çapında emektar ustaların talaş uçuşan marangozhanelerini ziyaret eden Özge Çağlayan, hâlâ o ustalarla bağını koparmış değil. Onlarla birlikte üretmeye, onlardan öğrenmeye ve öğrendiklerini kendi vizyonuyla bütünleştirmeye devam ediyor. Böylece, Antrepo’da ahşabın özünü yansıtan yalın ve minimalist tasarımlar ortaya çıkıyor.
Yorum Yazın!