Dünya’nın önde gelen tasarım etkinliklerinden biri olan Londra Tasarım Bienali, şehrin merkezinde yer alan ve neoklasik mimarisi ile dikkat çeken Somerset House’ta 1-25 Haziran 2023 tarihleri arasında sanatseverlerle buluşuyor. Bu sene dördüncüsü düzenlenen bienalin temasının “The Global Game: Remapping Collaborations” olması ile birçok disiplinler arası sergi küresel eşitsizlikleri mercek altına aldı. Küratörlüğünü Het Nieuwe Instituut (HNI), yönetmenliğini Aric Chen’in yaptığı bienal, ülkelerin özgün, yapay zeka teknolojisi içeren pavyonları ile fiziksel ve dijital deneyimi bir araya getiriyor. Bienalin ödül alan ve ilgi çeken tasarımlarını derledik…
Türkiye Pavyonu: ‘Openwork’ | Melek Zeynep Bulut
Somerset House’un orta avlusunda yer alan Türkiye pavyonu, mimar Melek Zeynep Bulut’un ‘Openwork’ adlı enstalasyonu ile performatif bir mekan ile tiyatral geçişlerin kesişiminde bir deneyim sunuyor. Geçit ve eşiktelik metaforları etrafında şekillenen çalışma, insanlık tarihi boyunca güç, sınırları belirleme, toplumsal hiyerarşi temsili olan kavramların anlamları üzerine yoğunlaşarak ziyaretçi, yapı, zemin, zaman, güç ve sınırlar arasındaki çizgileri bulanıklaştırmayı amaçlıyor. Her bir geçidi oluşturan ve giderek küçülen üç kemerdeki çelik çubuklar, rüzgarın esintisinde meydana getirdiği müzikal bir şıngırdama ile tasarımın bir enstrüman görevi görmesini sağlıyor ve mekansal deneyime akustik anlamda özgünlük katıyor
Polonya Pavyonu: ‘Poetics of Necessity’ | TŁO Michał Sikorski Architects
Bienalin en olağanüstü genel katkısını yapan Polonya’nın ‘Poetics of Necessity’ adlı pavyonu, ‘2023 Londra Tasarım Bienali Madalyası’nı kazandı. Sınır ötesi işbirliğini ve kriz zamanlarında gündelik nesnelerin yeniden çerçevelenmesini araştıran Polonya pavyonu, Ukrayna’daki savaştan zarar gören evlerin yeniden inşasına yardımcı olmak için Polonya’daki hanelerden ve iş yerlerinden 12.000’den fazla pencere toplayan kar amacı gütmeyen bir kuruluş olan Fundacja BRDA’nın devam eden bir projesine dayanıyor.
Tayvan Pavyonu: ‘Visible Shop’ | Taiwan Design Research Institute (TDRI)
Londra Tasarım bienalinin en sıra dışı tasarımı olarak nitelendirilen ve ‘En İyi Tasarım Madalyası’ ile ödüllendirilen Tayvan’ın ‘Visible Shop’ adlı tasarımı, ülkenin canlılık, hareket ve yaratıcılıkla dolu benzersiz küçük ve orta ölçekli işletme ekonomisine sahip olmasını gözler önüne seriyor. Bir metal tedarik alanı ve atölyenin dahil olduğu enstalasyon, Tayvan’daki birbirine yakın konumlanarak kümelenme oluşturan endüstrilerin işbirlikçi doğasını ve imalat endüstrisinin yerleşim alanlarıyla örtüşerek canlı bir enerji yaratmasını konu alıyor.
Abu Dabi Pavyonu: ‘Formation of Soof’ | House of Artisans
Tasarım bienali temasının en ilham verici yorumunu yaparak ‘Tema Madalyası’ ile ödüllendirilen Abu Dabi’nin ‘Formation of Soof’ adlı tasarımı, Al-Sadu zanaatının yün, eğirme/iğ (maghzal ve ghazal) gibi temel malzemelerine ve araçlarına referans veren bir enstelasyon kurgusuna sahip. Abu Dabi’nin pavyonu, ham yumuşak bir malzemeden geleneksel çadır yapılarının inşası için mimari açıdan temel olan Sadu tekstiline dönüşümü sağlayan hareket akışının ve tekniğin önemini vurguluyor.
Uganda Pavyonu: ‘Bidi Bidi Music and Arts Center’ | Hassel & Arup
Londra Sanat Bienali, Uganda’nın Bidi Bidi mülteci yerleşimindeki Bidi Bidi Müzik ve Sanat Merkezi’ne bir pavyon ayırdı. Pavyon, şu anda kuzey Uganda’da yapım aşamasında olan Bidi Bidi Müzik ve Sanat Merkezi binasının inşasının ardındaki benzersiz süreci sergileyerek anlatıyı ‘mülteci’ kelimesi etrafında yeniden çerçevelendirmeyi amaçlıyor. Ziyaretçiler, bienalde yer alan enstalasyon ile ham toprak yapı taşlarını preslemeyi deneyimleyerek sürdürülebilir kalkınmaya katkı sağlamak için basit yerel kaynakların ve tekniklerin nasıl kullanılabileceğini keşfediyor.
Proje to.org tarafından geliştirildi ve Hassel tarafından Arup ile ortaklaşa tasarlandı. Merkez tamamlandığında, şu anda komşu Güney Sudan’daki şiddetten kaçan 270.000’den fazla mültecinin evi olan Afrika’nın en büyük mülteci yerleşiminde yaratıcı ifade, eğitim ve performans için alan sağlayacak.
Malta Pavyonu: ‘Urban Fabric’ | Open Square Collective
Moda tasarımcısı, mimar, akademisyen ve sanatçının yer aldığı kolektif ekip Open Square Collective, yapının avlusunda izleyicilerin de etkileşimde bulunabilecekleri eğlenceli bir labirent tasarladı. ‘Urban Fabric’ isimli pavyon, geleneksel şehir planlaması ve Fenike-Malta kumaş üretimi ile boyama geleneğini birleştirerek eski Malta köylerinin orijinal düzeninden türetilen bir ‘köy meydanı’ enstalasyonu. Eski Malta köylerini çağrıştıran renkli kumaşlardan oluşan labirentte ana bileşenler olarak sürdürülebilir ve çevre dostu ahşap, taş ve organik kumaş kullanılmış. Bu bileşenler, aynı zamanda izleyicinin enstalasyonla doğrudan etkileşim kurmasını sağlayarak ‘sokak benzeri’ bir düzen oluşturuyor. Tasarım aynı zamanda güneşin hareketine göre gölge ve ışık oyunları meydana getirerek, hava koşullarına göre dalgalanan, sürekli bir akışta dinamik bir deneyim yaratıyor.
Londra Tasarım Bienali hakkında detaylı bilgi için https://londondesignbiennale.com websitesini ziyaret edebilirsiniz.
Kaynaklar: londondesignbiennale.com, archdaily.com, dezeen.com, creativeboom.com