25 Ocak – 25 Mayıs 2025 tarihleri arasında Cidde’de düzenlenen İslam Sanatları Bienali’nin senaryografisi, OMA Ortağı ve Direktörü Iyad Alsaka ve Ortağı Kaveh Dabiri’nin imzasını taşıyor. Tarihsel ve çağdaş sanat eserlerini bir araya getirerek büyüleyici bir mekân deneyimi sunan sergi, Cidde Kral Abdülaziz Uluslararası Havalimanı’ndaki Hac Terminali’nde yer alıyor. “And All That Is In Between” başlıklı bienalin ikinci edisyonu, 500’den fazla tarihi obje ve 30 çağdaş sanat eseriyle, ilk edisyonun içeriğinden çok daha büyük bir boyuta ulaşıyor.
Diriyah Bienali Vakfı tarafından düzenlenen sergi, inancın zanaatkârlığı ve sanatsal ifadeyi nasıl etkilediğini odağına alıyor. AlBidayah, AlMadar, AlMuqtani, AlMidhallah, AlMukarramah, AlMunawwarah ve AlMusalla başlıklı yedi tematik alandan oluşan sergi, anıtsal ölçekte arketipik mimari unsurları soyut formlar aracılığıyla yeniden yorumluyor. Malzeme paleti ise kasıtlı olarak sınırlı tutulmuş; beyaz kumaşlar ve ışıklandırmadaki ince değişimlerle zenginleştirilen renk tonları, mekânlar arasında sürükleyici bir geçiş yaratıyor. Kontrast yaratmak için vitrinlerin çerçeveleri siyaha boyanmış, böylelikle sanat eserleri ön plana çıkarılmış.
AlBidayah (Başlangıç), kutsallığa adanmış geniş ve yüksek alanlardan oluşuyor ve mekânın anıtsallığını güçlendiren kavisli yarı saydam duvarlarla tanımlanıyor. Bu bölümde, Kutsal Kâbe’nin dört Kisvesi ilk kez tamamlanmış olarak sergileniyor. AlMadar (Yörünge), 21 ülkeden 34 kurumun katkılarıyla tasarlanan soyut dikdörtgen sütunlardan oluşan bir ormanı andırıyor. Yarı saydam tekstil katmanları ve içten aydınlatılan bu sütunlar, ziyaretçilerin tematik kümeler arasında gezinmelerini sağlıyor.
AlMuqtani (Saygı)’nin tasarımı, galerinin ortasında iki eşit büyüklükte üçgenle bölünmüş, her koleksiyon eşit ağırlıkta sergileniyor. Ayrıca, AlMidhallah (Gölgelik), bölümü İslam kültürlerinde bahçe temasına adanmış sanat eserleriyle dolu, bu eserlerin yerleşimiyle birlikte yeni peyzaj müdahaleleri eklenmiş. Bu alan, ziyaretçilere daha kompakt ve samimi bir deneyim sunuyor.
Suudi Arabistan’ın kutsal şehirler Mekke ve Medine’nin koruyucusu olarak üstlendiği rol, bu şehirlere adanmış iki pavyon olan AlMukarramah ve AlMunawwarah ile tanınmaktadır. Mekke-i Mükerreme’nin merkeziliği ve evrenselliği arasındaki güçlü dinamiği yansıtan AlMukarramah (Onurlandırılmış), Kutsal Kabe ile ilişkili tarihi öğeleri, nadir bulunan eski fotoğrafları ve filmleri ve çağdaş bir sanat enstalasyonunu bir araya getiriyor. Medine-i Münevvere’nin mirasını araştıran AlMunawwarah (Aydınlatılmış), altın işlemeli tekstillerden oluşan bir grup içeriyor ve pavyonun tasarımı Medine’nin atmosferinin ünlü sıcaklığını yansıtıyor.
Bienalin sunduğu 500’den fazla tarihi obje ve 30 çağdaş sanat eseri, İslam sanatının geçmişi ve geleceği arasında güçlü bir diyalog kurarak, geleneksel sunum anlayışlarından farklılaşan bir deneyim yaratıyor.
OMA’nın kurucu ortağı Kaveh Dabiri, projeyi şöyle özetliyor: “Böylesine anıtsal bir ölçekte tarihi ve çağdaş sanat eserleri arasında bir diyalog kurarken, senaryo tasarımında uyum ve bütünlük yaratmak hem önemli bir girişim hem de ilham verici bir süreç oldu.”
Fotoğraflar: Marco Cappelletti
Yorum Yazın!