Yeşilköy’ün simgesi, 60-70’li yılların gözde mekanı Çınar Otel’i isim olarak hatırlayamadıysanız bile eski bir Türk filminde ya da bir kartpostalda yolunuzun kesişmiş olması muhtemel. Yeşilköy’de deniz kenarında setli bir araziye 1958 senesinde inşa edilen otelin mimarları Rana Zıpçı, Ahmet Akın ve Emin Ertam. Hilton etkisinin açıkça hissedildiği oteli o dönem öne çıkaran en büyük özelliklerinden bir tanesi de tamamen Türk sermayesi ve işçiliği ile hayata geçirilmiş olması. Otel, havalimanına yakınlığı ile seyahat edenlerin ve iş dünyasının uğrak noktası olmayı açılışının hemen ardından başarmış. Ünü kısa sürede iş dünyasını da aşan otel, aralarında Prenses Anne ve Başbakan Bülent Ecevit’in de bulunduğu yerli yabancı birçok ünlü ismi ağırlamış. Çınar Otel, Hilton rüzgarının şehirde yarattığı etkiye etkili bir şekilde eklemlenerek sadece modern mimarinin değil dönemin modern yaşamının da simgelerinden biri olmayı başarmış önemli bir yapı. Birçok yönden belirli bir dönemin temsili haline gelmiş bu yapının önümüzdeki aylarda yıkılma ihtimali gündemde.
Çınar Hotel genellikle bina karakteri açısından Hilton Otel ile sıklıkla karşılaştırıldı. Yatak odalarının ana kütlesi, buna bağlı olan hizmet hacimleri, cepheye yansıyan her odanın ızgaralı düzeni, giriş katındaki camla kaplı giriş lobisi ve oturma alanları, Hilton’un estetiğinin farklı bir uygulaması olarak görüldü. Bu nedenle Çınar Otel, ‘Küçük Hilton’ olarak adlandırılmaya bile başlandı. Tıpkı Hilton’da olduğu gibi Çınar Otel’in de kentsel dokuyla olan ilişkisi oldukça sert ve keskindi. Gerek ölçeği gerekse heykelsi görünümü onu çevresinden ayırıyordu. Otel açıkça Uluslararası üslubun dönemdeki prensiplerini takip eden bir tasarım anlayışına sahipti.
Zemin katta resepsiyon, çarşı ve Bade Bar bulunurken, asma kat; dinlenme, çay molaları ve törenler için ayrılmıştı. Bahçe ile aynı seviyede olan bodrum katı, restoranlar, gazinolar, bir mutfak ve çamaşırhane gibi dinlenme ve servis alanlarına ev sahipliği yapıyordu. Üst katlara üç farklı tipolojiye sahip özel odalar yerleştirildi. İki yataklı 110 tek kişilik oda ve banyo, iki odalı ve tek banyolu 8 daire ile üç odalı ve çift banyolu iki daire bulunmaktaydı. Teras katında personel odaları ve oyun odaları yer alıyordu.
Otelin girişi yol cephesi olan ön taraftan olsa da otelin denizle ilişkisini oldukça güçlüydü. Bu durum, otelin bir plajının olmasına ve su sporlarının yapılabilmesine olanak sağlıyordu. Çınar otelin denizle olan ilişkisini sonlandıran durum ise denizin kirlenmesi ve denizle doğrudan bağlantıyı kesen sahil yolunun açılması oldu. Sonraları çözüm olarak 1981 yılında otele bir yüzme havuzu eklendi.
İç mekan tasarımı proje mimarları tarafından yürütülmüş ve mobilya projeleri çeşitli şirketlere devredilmişti. Resepsiyon tezgahının üzerinde, Kütahya çinileriyle oluşturulan duvar panelinde yeni bir teknik kullanılmıştı. Pencere kasaları ahşaptı, oda zeminleri linolyumdu ve ortak alan zeminlerinde traverten üzerine halı seriliydi. Hilton Hotel ile benzer şekilde, nötr tonlarda halılar, şık modern mobilya kullanımı, süslemesiz tavanlar ve kolonlar, mermer ve camın geniş kullanımı mevcuttu.
Otel sadece modern mekanlara ev sahipliği yapmakla kalmadı, bu mekanlar aynı zamanda modern sosyal etkinlikleri de beraberinde getirdi. Çınar Otel’in sunduğu önemli hizmetlerden biri, otelin restoranındaki müzikli akşam yemekleriydi. Aynı zamanda, her pazar çay seremonileri düzenlendi ve müzik eşliğindeki öğle yemekleri 1960’ların ortalarına kadar devam etti.
Çınar Otel yıllar içerisinde ortaya çıkan ihtiyaçlar sebebiyle değişimler geçirdi. İlk yenileme Abdurrahman Hancı ve Yalçın Çıkınlıoğlu tarafından yapıldı ve sonuncusu Mustafa Toner tarafından gerçekleştirildi. Bununla birlikte, tüm yenilemelerde ana bloklar, başlangıçta tasarlandığı gibi korundu.
Otel, oldukça maliyetli bir yapıydı. Birçok olanak çeşitli yabancı firmalar tarafından sağlandı. Çınar Otel, ithal malzeme ve teknolojinin ileri düzeyde kullanıldığı, ülkedeki zor koşullar göz önüne alındığında dönemin çarpıcı bir örneğiydi.
Türkiye’nin ilk havaalanı oteli olma özelliğine sahip Çınar Otel, modern mimarinin önemli bir örneği olmasının yanı sıra toplumsal hafızada edindiği yeri ile İstanbul için yeri doldurulamaz bir anlama sahiptir.
Kaynaklar:
– Arkitekt Dergisi, 1959, Sayı 297
– Atmaca Çetin, Hande, “Reading The Modern Through Hotel Interıors of The 1950s: Divan and Çınar Hotels In İstanbul”, (Danışman: Doç. Dr. Funda Uz, Eş Danışman: Doç. Dr. Zeynep Tuna Ultav), İTÜ Mimarlık Tarihi Programı, 2019.
– Gönlügür, E. (2014). American architecture and the promise of modernization in
postwar Turkey. (Doctoral dissertation). University of Toronto,
Graduate Department of Art, TORONTO.
Fotoğraflar:
Çınar Otel ve Tuna Ultav Arşivi
Yorum Yazın!